Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Netanyahu’ya: Atom bombanız var mı yok mu? (2)
‘SOYKIRIM NOKTASINDA GEREKLİ AÇIKLAMAYI YAPACAĞIZ’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin’de soykırım yaşandığını belirterek, “Dolayısıyla Lahey Adalet Divanı’nda yüz binlerce avukatla soykırımla ilgili her türlü adımı atmaya, gerekli duyuruyu yapmaya gayret edeceğiz.’ diyen yok.’ Ben bir insanım, Gazze’de yaşananların sorumlusu olacağım.” Bu katliamları tasvip edemez. Bunları meşrulaştıramaz veya meşrulaştıramaz. İsrail yönetimini lanetlerken, bu katliamlara açıkça destek verenleri, bunları meşrulaştırmak için elinden geleni yapanları da unutmuyoruz. İsrail’in işlediği insanlığa karşı suçlara karşı sesini çıkarmayanlar da bu suçların failleri kadar ortağıdır. Gazze’de öldürülen çocuklar. Onun kanı, İsrail hükümetine silah, mühimmat ve istihbarat desteği sağlayanların alnına utanç lekesi olarak kaldı. Hayal edebilirsiniz? Her gün yüzlerce çocuk bombalar altında ölüyor. Avrupa Birliği’nden Amerika’ya kadar sürekli hak ve özgürlüklerinden bahsedenlerin hiçbiri tek kelime etmiyor. “İsrail, Gazze’deki zulmü dünyaya duyuran gazetecileri aileleriyle birlikte öldürüyor, uluslararası medya kuruluşları ise tek bir açıklama bile yapmıyor” dedi.
‘ÇOK Omurgasızlığa Tanık Olduk’
İsrailli bakanların nükleer silahlara sahip olduklarını itiraf etmelerine rağmen Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun bu konuda adım atmadığını belirten Erdoğan, “‘Düşünce özgürlüğü’ diyerek Kur’an-ı Kerim’i yakan alçakların eylemlerine izin verenler, Gazze’deki katliama tepki gösteren vicdanlı insanlar.” İnsanları gözaltına alıyor, tutuklıyor, seslerini susturmak için her yolu deniyor. Bunun gibi nice omurgasızlığa tanık olduk, hâlâ da tanık oluyoruz. Gazze dünyanın her yerinde maskeleri indirdi ve cafcaflı kavramların ardında gizlenen gerçek yüzleri ortaya çıkardı. Bu kriz sadece yurt dışında değil ülkemizde de yaşanıyor. Aynı zamanda bir turnusol testi görevi de gördü. Siyasi görüşleri farklı olsa da milletimizin büyük çoğunluğu Gazze sorunu konusunda onurlu ve vicdani bir duruş sergiledi. İsrail’e hukuk ve demokrasi yerine çeşitli tekniklerle tepki gösteren tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Sosyal medya kanallarından gazete ve televizyona kadar tüm iletişim araçlarını kullanarak Gazze halkının sesi olan basın mensuplarını tebrik ediyoruz. İsrail, uluslararası basın üzerindeki tüm kontrolüne rağmen Gazze’de masum çocuklara ve sivillere karşı yürüttüğü savaşın medya cephesini kaybetmiş durumda. “Dünyanın her yerinde meydanları dolduran yüzbinlerce insan, İsrail’in zaten insanlığın vicdanında kınandığını gösteriyor” dedi.
‘BİZİ GERÇEKTEN ÜZÜCÜ OLAN MECLİS SALONUNDA SÖYLENEN BAZI SÖZLER’
Zaferin Gazze halkının ve Filistin halkının olacağını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bundan en ufak bir şüphemiz yok. Bizi bu süreçte asıl üzen, İsrail’e karşı iradesini kaybetmiş Batılı ülkelerin sessizliği değil, Gazi Meclisimizin kürsüsünden söylenen bazı sözlerdir. İşgalcilere karşı milli mücadeleyi yönlendiren ve yönlendiren bu büyük çatı altında işgalcilerle birlikte vatanlarını da yok edecek gibi görünüyorlar.Sayısı çok az da olsa ülkemizin bazı yerlerinde gördüğümüz bu durumun altında yatan nedenleri biliyoruz. Kimisi korkaklığından, kimisi huysuzluğundan, kimisi satılmışlıktan, kimisi ideolojik sapkınlıktan bu gerçeği göremiyor, görse de umursamıyor, nasıl bir duruş sergilememiz gerekiyor? Bu normal süreçte sizin ortaya koyduklarınız da değerli.Ülkemizde bazılarının yaptığı gibi zalimle mazlumu aynı kefeye koymak, zalimi aklamak demektir.CHP ve bazı ortaklarının yaptığı da tam olarak budur.Çünkü bunu açıkça yapamıyorlar. İsrail yönetimini savunuyorlar, direnişçileri terör örgütü ilan ederek katilleri kendilerine çekmeye çalışıyorlar. Tarafsızlık olarak milleti buna inandırabileceklerini sanıyorlar. Hadi. Biz CHP’yi anlıyoruz. Çünkü bu konuda sicili zaten kötü. “YPG’li teröristleri vatanlarını kurtarmak için örgütlenmiş bir yapı olarak görenlerden, asker ve polis katillerinin cenazelerinde poz verenlerden başka bir yaklaşım beklemiyoruz.”
‘KARARLARIN UYGULANMASI İÇİN GEREKLİ ÇABAYI GÖSTERECEĞİZ’
Suudi Arabistan’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Birliği Ortak Zirvesi’nde İslam ülkelerinin Gazze krizine ilişkin tutumlarını ve çözüm önerilerini kaydettiklerini belirten Erdoğan, “İsrailli yerleşimcilerin ilk kez terörist olarak tanımlanmasından bu yana, İsrail’in işlediği insanlığa karşı suçların takibiyle Gazze yeniden açılıyor.” İnşaat için fon yaratılmasından, Uluslararası Barış Konferansı’nın hızla toplanmasına kadar pek çok konuda ilk kez uzlaşıya varan kararlar aldık. Metinde somut adımlar içeren yazılara yer verilmesinde ülkemizin önerileri ve ağırlığı belirleyici rol oynadı. Bazı konular beklentilerimizin altında kalsa da alınan kararlar eksiksiz olarak uygulandı. Bunu başarmak için gerekli çabayı göstereceğiz dedi.
‘DİPLOMATİK TEMASLARIMIZI ARTIRACAĞIZ’
Türkiye’nin Gazze’ye yaptığı insani yardımlara değinen Erdoğan, “Şu ana kadar Gazze’ye ulaştırılmak üzere 10 uçak dolusu malzemeyi Mısır’a sevk ettik. Cuma günü aralarında çok sayıda kişinin de bulunduğu 666 ton yardım malzemesi taşıyan gemimizi gönderdik. Sivil Yardım gemimiz pazar günü Mısır’ın El Ariş Havalimanı’na ulaştı. Mısırlı kardeşlerimiz ile iş birliği yaparak Refah Kapısı aracılığıyla yardım malzemelerini Gazze halkına ulaştıracağız. Kanser hastalarının tedavisine ilişkin görüşmelerimiz Ülkemizdeki yaralı çocuklar devam ediyor. Bugün eşimin himayelerinde dünya çapında birçok insan “Dolmabahçe’de kendi ülkelerinden devlet ve hükümet başkanlarının eşlerinin katılımıyla bir toplantı yapılıyor. Filistin ve barış için İstanbul’da bir araya gelen değerli misafirlerimize teşekkür ederiz. Önümüzdeki günlerde diplomatik temaslarımızı daha da artıracağız” dedi.